Panelde yönetmenliğini Neşe Sarısoy Karatay’ın yaptığı ‘Gaspıralı İsmail ve Gamalı Haç Kızıl Yıldız’ isimli belgeselin tanıtımı da gösterildi.
Kırım Tatar Milli Meclisi Türkiye Temsilcisi ve Yapımcı-Yönetmen Zafer Karatay, 2. Dünya Savaşı’nın en büyük mağdurlarından birisinin de Kırım Türk halkı olduğunu kaydetti. 1944 yılında Kırımlıların hayvan vagonlarına konarak ana yurtlarından göçe zorlandığını kaydeden Karatay, eşiyle birlikte hazırladıkları belgesel esnasında ağlanacak anlar yaşadıklarını söyledi. 100’den fazla kişiyle röportaj yaptıklarını söyleyen Karatay, “Bunlardan biri de Yalovalı basketbolcu Mehmet Okur’un anneannesiydi. Kırım halkının bir kısmı o büyük sürgünden sonra geri döndü. Ancak hala geri dönmeyi bekleyen 150 bin civarında soydaşımız var” dedi.
Kırım Tatar Milli Meclisi Başkanı Mustafa Abdülcemil Kırımlıoğlu’nun bu sene Nobel Barış Ödülü’ne aday gösterildiğini de hatırlatan Karatay, şöyle konuştu:
“Bu ödülü kazanıp kazanmaması önemli değil. Ancak onun bu ödüle aday bile gösterilmesi dünya kamuoyunun dikkatini Kırım’a çekecektir. Kırım’da daha mücadele bitmedi”
Bilkent Üniversitesi Öğretim Üyesi Doç. Dr. Hakan Kırımlı ise konuşmasının bir bölümünü Tatarca yaptı. Kırımlı, Kırım dilinin Türkçeye çok yakın olduğunu da bu sayede ispatlarken Türkiye’nin pek çok bölgesinde yaşayan göçmenlerin bir kültür hazinesi olduğunu kaydetti. Kırımlı, “Kırım Tatarları sadece çiğbörek ve köbeteyle yaşayan kıytırık bir halk değildir. Bugünkü Rusya’yı 300 yıl boyunca yönetmiş bir halktır” dedi.
GÖRÜNTÜLÜ YALOVA HABERLERİ