ŞANLI VE ŞEREFLİ SAYFAMIZ ÇANAKKALE
Kısaca belirtmek istersek Çanakkale muharebeleri 1915-1916 yıllarında Gelibolu Yarımadasında Osmanlı Devleti ile İngiltere, Fransa, Rusya’yı içine alan itilaf devletleri ile, o dönemde dünyanın güçlü devletleri arasında yapılan kara ve deniz savaşlarıdır. Dünya tarihinde hiçbir zaman önemini kaybetmeyen ortak noktalardan biri İstanbul , o dönemde de bu ülkeler tarafından istenen önemli merkezlerden biriydi.Peygamberimizin hadislerine mazhar olan İstanbul’u işgal edip ,ellerine geçirerek boğazı kontrol altına almak isteyen bu işgalci devletler ( bu dönemde de silahsız bir şekilde işgal etmek istiyorlar.) önce Çanakkale boğazına girdiler.Lakin direnme başlamıştı.
Çanakkale sıradan bir askeri harekat yada iki ordunun karşılaştığı bir savaş değildir.Bir Osmanlının karşısında sanki bir dünya vardı.Yanı iki zıt dünyanın karşılaşmasıydı.Çok güçlü modern silahlara, zırhlı araçlara ,gemilere sahip olan işgalci kuvvetler Çanakkale boğazına girmesiyle Osmanlının direnmekten vazgeçeceklerini ,yanı geri adım atacaklarını , savunmaktan kaçacaklarını sanmışlardı.Lakin bu işgalciler bu Müslüman Türklerin tarihini hiç okumamışlardı anlaşılan. Bu ülkeler burada tarihin de pek ender belirlediği bir savunma ve düşünemedikleri bir imana sahip bir ordu ile karşılaştılar. Uzun bir mücadele sonunda bu saldırıları başarısız oldu ve ağır kayıplar vererek geri çekilmek zorunda kaldılar. İşte Çanakkale imanın ve zafere olan inancın, güce karşı galip geldiği bir savaştır.Çünkü gerçek güç imanın kendisindedir.
Savaşlarda Osmanlı ordusunun Esat paşalar, Nazmı beyler gibi komutanlarının ve de Mustafa Kemal’ ın Anafartalar’da üstün sevk ve idareleri sonunda düşman ordusu mağlup edilmiş ve komutanlarımız ve onların yanındaki kalpleri imanla dolu askerlerimiz vesilesiyle büyük bir zafere imza atılmıştır.
Bu savaşta sayfalara geçmiş, olağanüstü haller ortaya çıkmıştır. Bunların birçoğundan haberdarız. Bunlardan biri en çok bilineni Seyit Onbaşının halidir. Seyit Onbaşı gibi bir askerimiz imanının verdiği güçle 215 kiloluk mermiyi omzuna yükleyip, kaldırarak; topa yerleştirip, işgalcilerin en donanımlı gemilerine en büyük zararı verdirmesi, tarih sayfalarında savaşın harika olaylarından biri olarak yer almıştır. Bu savaşta bunun gibi Azaklı Ömer, sağ kolumu kaybettim; ama sol kolum var diye adlı tarih sayfalarına geçen menkıbeler mevcuttur. İşte zaferin temel ayakları bunlardır.
250 bin şehit verilmiştir.Hiç düşünüldü mü bu kadar şehit nasıl verilmiştir.Düşünmek gerek canını vatan için , millet için , dini için verebilecek bu kadar yiğit insanın varoluşu nasıl oluşmuştu. İşte kalplerindeki iman ve inancı idi erleri , onbaşıları .çavuşları cepheye koşturan. Şehitlik mertebesinin en üstün mertebe olduğunu bilen erler, onbaşılar, çavuşlarla elde edilmiştir ; bu şanlı tarih sayfamız
Bu savaşta diğer savaşların üstünde bir malzeme vardı. O da siperde çarpışanların kalbindeki imanın gücü idi.İmanın verdiği güçtü işte bu malzeme.Yüce Rabbimize olan İman, alıp götürmüştü cepheye o seyit onbaşıları , mehmetçikleri canını feda ettirmişti vatan için. Şehit olmaya hazır ordu karşısında hangi güç durabilirdi.İşte duramadı .Ve 250 bin şehitle kazanıldı bu şerefli sayfa.
Topa ,tüfeğe , zırhlı silahlara karşı dimdik duran bir iman ve onun verdiği bir güç vardı.Düşmanın karşısında imanlı yiğit duruyordu. Ve bu duruş sonunda 9 ocak 1916 da düşman topraklarımızdan çekilmiştir.Yanı yenilmişti; vatan için canını feda etmiş, kahraman iman sahibi Mehmetçikler karşısında.Çünkü 250 bin şehit vardı o işgalcinin karşısında. Şehitler hep hazır ve nazırdı. Çünkü ölmezlerdi.
Milli Şairimiz Çanakkale’de kendini feda etmiş şehitlerimiz için ne güzel dizelemişti, mısraları,
“Ey Şehit Oğlu Şehit ! İsteme benden makber. Sana aguşunu açmış duruyor Peygamber.”
Din için, vatan için, canını feda eden o şehitlerimizin ruhu şad olsun Makamları cennet olsun. Şehitlerimize Yüce ALLAH’ dan rahmet diler, cennet bahçelerinde de huzur içinde yaşasınlar diye EL FATİHA
Çanakkale Savaşının yıldönümünde Anadolu Gençlik Derneği Yalova Şubesi olarak bizler 16 Mart 2011 tarihinde Halk Eğitim Merkezinde saat 18.00‘ de Çanakkale’de ki ulu şehit atalarımızı hatırlamak için içeriğinde Kuran-I Kerim okunması, tiyatro, şiir, gösteri vs. olan bir program düzenlemekteyiz. Programımıza tüm Yalovalı kardeşlerimizi davet eder, saygı ve sevgilerimizi sunarız.” denildi