Köy ve mahalle muhtarlarının yoğun ilgi gösterdiği yemeğe, farklı siyasi partilerin seçim çalışmalarında bulunan isimler, birçok sivil toplum kuruluşunun yöneticisi, Yalova’nın tanınmış işadamları ve yerel basın temsilcileri katıldı.
500 kişinin katıldığı yemekte konuşan 57.Hükümet Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı, Bağımsız Milletvekili Adayı Yaşar Okuyan, henüz kendini bulamamış, 3 büyük şehrin ortasında hala kimlik arayışı içinde küçücük bir olan Yalova’dan bahsederek, milletvekili olması durumunda Yalova için yapmak istediklerini anlatan bir konuşma yaptı.
Sözlerine 19 Mayıs Atatürk’ü Anma, Gençlik ve Spor Bayramını kutlayarak başlayan Yaşar Okuyan, “Yalova diğer iller arasında en şanslı illerimizden biridir. İstanbul, Kocaeli ve Bursa gibi Büyükşehirlerin arasında %60’dan fazla arazisi orman olan doğa harikası bir ilde yaşıyoruz. Fakat Yalova’mız il olduktan buyana geçen süreyi dikkate aldığımızda birçok konuda talihsizliklere uğradı, birçok konuda ise çok önemli gelişmeler kaydetti. Her şey iyiye doğru gidiyor derken maalesef bir 17 Ağustos depremi yaşadık ve o gün o acıları birlikte paylaştık. Yüzyılın en büyük afetinde yüreklerimizi birleştirerek, emeklerimizi birleştirerek o acıları hafiflettik ve yine o günlerden yeni bir Yalova’yı inşa etme noktasında önemli adımlar attık. Hatırlayacaksınız o tarihte tam bir hafta süren bir Yalova Kongresi yapmıştık. İlimizin ekonomik, sosyal geleceğini, ticaretini, turizmini, hizmet sektörünü, deprem riskini kongreye getirmiş bazı önemli bilim adamları ile de bu konuları tartışmıştık. Birçok da önemli kararlar almıştık. 1999’larda o kararları uygulamaya geçirmeye çalışırken bildiğiniz gibi 17 Ağustos’un acısıyla karşılaştık. Bazı projeler ertelenmiş olsa da, hep birlikte acılarımızı sarıp, yeni Yalova’yı inşa ettik. Bugün Yalova’da o depremde yıkılanların sayısal olarak bir mukayesesi için ifade ediyorum, 3 okulumuz yıkılmış 2 okulumuz tahribata uğramıştı ama sonrasında tam 23 okulumuzu Yalova’mıza kazandırdık. Yani 3 okul yerine 23 okulu devreye soktuk. Bunların hepsi devletle ilgilide değil, birçoğu vakıflardan, birçoğu sendikalardan, birçok hayırsever işadamlarından talep ettiklerimizle yapılanlardır. Bugün faaliyette olan kamu binalarının çoğu bizim o dönemde yaptığımız, bir bölümünün açılışının sonra yapıldığı, büyük bir kısmını da o dönemde açtığımız kamu yatırımlarıdır. Fakat sonrasında, yaklaşan bu süreç içinde maalesef Yalova giderek içine kapandı. Yalova denilince Türkiye’nin her yerinde ismi duyulan, özenilen bir yeni kent olma noktasında birden bire içine kapanan adeta il olmaktan bile uzaklaşan bir kasabaya dönüşme riskiyle karşı karşıya kaldı. Ve bugün maalesef Yalova kimliğini arayan bir şehir olarak tanımlanıyor. Geçenlerde Kanal B Televizyonunda Yalova ile ilgili bir programa katılmıştım sanıyorum çoğunuz o programı seyrettiniz. Televizyon muhabirleri Yalovalılar ile bazı görüşmeler yapmışlar. Sefa isminde bir arkadaşımız o programda çok güzel bir şey söyledi: ‘kimliksiz bir şehir’ evet o akşam bu konu üzerinde oldukça düşündüm, Yalova adeta bir kimliksiz şehre dönüşmüş. Ticareti daralmış, Sosyal faaliyetleri sosyal alanlarda iyice içine kapanmış, çevresindeki iller ile irtibatını kesmiş, onlarla küsmüş kendi içinde yalnız başına ufak bir ile dönüşmüş. İşte tüm bunları ben değil, sizler söylüyorsunuz. Yaklaşık 2 aydır köyleri, beldeleri dolaşıyorum ve oralarda karşılaştığım sizler bana bunları anlatıyorsunuz” diyerek, Yalova’yı anlatmaya çalışan bağımsız milletvekili adayı Yaşar Okuyan, milletvekili olması durumunda Yalova’da yapılmak istenen çarpıklıkların karşısında duracağını, Yalova merkez, ilçe, belde ve köylerinin daha iyi hizmetlere kavuşabilmesi için çalışacağını belirtti. Yemeğe katılanlara teşekkür eden Okuyan, “değerli vakitlerinizi ayırdığınız, bizlerle birlikte olduğunuz için hepinize teşekkür ederim” dedi.
Okuyan, Yalova’da yürüdüğü sırada yanına gelerek bir şeyler söylemeye çalışan bir kız çocuğundan bahsetti.
Gaziosmanpaşa İlköğretim Okulu 4.sınıf öğrencisi’nin söylediği bir iki cümleden etkilendiğini belirten Okuyan, kız çocuğunu yanına çağırarak o gün kendisine söylediği sözleri salonda bulunan herkese söylemesini istedi.
Küçük öğrenci, “Atatürk diyor ki; ağaç ve çiçek medeniyet demektir. Biz de diyoruz ki; ağacın, çiçeğin ve medeniyetin buluştuğu yer YALOVA demektir.” Deyince salonda bulunan misafirler tarafından alkışlandı.
Yaşar Okuyan'ın görüntülü haberlerini
www.yalovaradyotv.com 'da izleyebilirsiniz...