YALOVALI, YAĞMURA RAĞMEN OKUYAN'I DİNLEMEYE GELDİ.
Yalovalılar, yağışlı havaya rağmen Yaşar Okuyan’ı dinlemek üzere Cumhuriyet Meydanında kurulan miting alanına akın etti. Yüzlerce Yalovalı seçmene hitap eden Okuyan, iktidarı eleştirdi ve muhalefetin görevini yapmadığını söyledi.
Daha önceki günlerde ilçe ve beldelerde düzenlediği mitinglerde Yalova halkının büyük teveccühüyle karşılaşan, 57.Hükümet Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı, Yalova Bağımsız Milletvekili Adayı Yaşar Okuyan, miting alanına geldiğinde coşku dolu tezahüratlar ve alkışlar eşliğinde karşılandı.
Okuyan, Yalova halkına şöyle seslendi:
“Yalova’da ciddi manada bir sahipsizliğin olduğunu görüyoruz. Bugün Yalova’daki en önemli sorun Yalova’nın sahibinin olmayışıdır. Yalova’nın sahibi kimdir? Yalova’nın sahibi halkıdır, sizlersiniz. Ama; Yalova halkı kendisi adına, kendisini yönetecek ister belediyelerde, ister il genel meclisinde, ister muhtarlıklarda ve isterse parlamentodaki milletvekili olarak kendisini temsil edecekleri seçer ve onlardan Yalova’yı sahiplenmesini ister. Bir milletvekilinin birinci ve öncelikli görevi ‘kendini seçen o ilin insanlarına karşı 24 saat hizmetle kendisini yükümlü görmesidir.’ Yoksa milletvekili olmuş, bakan olmuş ne fark eder, önemli olan milletin vekili olmakta. Ben diyorum ki, bu gerçeği tekrar hatırlamanın zamanıdır. Bakınız, tam 9 sene bu iktidar döneminde projesi yapılmış, temeli atılmış, hizmet kurdelesi kesilmiş kaç kamu yatırımı var? Ben bunu soruyorum. Yaklaşık 2-3 aydan beri soruyorum. Olmaz olur mu hiç, muhakkak vardır. Ama gittiğim yerlerde sorduğum vakit, vatandaşlardan birinin aklına ‘ya şurayı da yaptılar, şu hastane yapıldı, şu postane yapıldı’ diye gelmiyor. Demek ki, yapılanlar çok sınırlı hatta hiç yok! 2007 yılında milletvekili genel seçiminde iki milletvekili seçildi. Şimdi bu 2 milletvekili arkadaşımız, değerli insanlar, Yalova küçük bir yer, herkes birbirini tanıyor. Mutlaka bu arkadaşlarımızda iyi bir şeyler yapma gayreti içinde olmuşlardır. Öbür tarafta ise ana muhalefet partisinden bir milletvekili arkadaşımız iki kez üst üste seçildi. Yani 9 yıl milletvekilliği yaptı. Oda bizim arkadaşımız, bizim kardeşimiz. Oda mutlaka iyi bir şeyler yapma gayreti içinde olmuştur. Ama değerli arkadaşlarım; iyi insan olmak başka bir şey, iyi niyetli olmak başka bir şey, milletvekili olmak başka bir şey… Bakın 9 yıllık süre içinde; hastanenin durumu ortada, şimdilerde görüyorum ki, büyük bir dispansere dönüşmüş. Bir hastanenin idaresini bile beceremediler. 9 senedir 275 hastaya hizmet verecek olan Termal’deki rehabilitasyon merkezini, o hastaneyi açmadılar. ‘Açamadılar değil, açmadılar.’ Şimdi o bina nasıl bir halde biliyor musunuz? Bir tek duvarları kaldı. Kalorifer petekleri dahil, camı-çerçevesi söküldü. Yahu Allah’tan korkun! 9 senedir 1 yeni hastane yapmadınız. Yapılmış bitmiş bir hastaneyi açamadınız. Ve bu süreçte iktidar partisinin 2 tanede milletvekili vardı. Diğer bir tarafta da ana muhalefet partisi milletvekili arkadaşımızın da bu konuyla ilgili bir girişiminin veya bu konuyu meclis gündemine taşıdığına da şahit olmadım. Sadece meclis gündemine taşımak meselesi de değil tabii… Siz milletvekilisiniz, ister iktidar milletvekili olun ister muhalefet milletvekili olun isterse bağımsız milletvekili olun, milletvekili o ilin sorunlarına sahip çıkar, gereğini yerine getirir. Yerine getiremez ise zaten milletin vekili değil, milletvekilidir.
Değerli arkadaşlarım, o hastane şuan orada harap bir vaziyette. Şimdi tekrar seçime gidiyoruz. İşte bir baktık, yine biz de tabi niye siyaset dibe vuruyor? Çünkü; Türkiye’de maalesef ‘liderler demokrasisi var’ Partilerin genel başkanları oturup, Ankara’da liste tanzim eder. Onlar, teşkilata bakmaz, halkın oradaki düşüncelerine, fikirlerine bakmazlar. Partilerin genel de yapısı bu maalesef. Parti genel başkanlarının tayin ettikleri milletvekili adaylarıyla karşı karşıya Yalova. Tabi insanlar doğal olarak soruyor: ‘sizin burada 2 milletvekiliniz var öbür tarafta ise 9 yıl üst üste milletvekili arkadaşımız görev yaptı. Yalova’da yapılan nedir?’ Değerli arkadaşlarım, önünüzde bir fırsat var. Beni tanıyorsunuz, ben sizlerin kardeşi, gençlerin ağabeyi, büyüklerimizin oğluyum. Allah bizlere sağlık verdiği müddetle neler yaptığımıza Allah’ta, kulda, sizlerde şahitsiniz. O zor anlarda kendi seçim bölgesine dahi gidemeyen milletvekillerini, bakanları hatırlayın. Biz en zor anda buradaydık. En zor anlarda burada birlikte o zorlukları aştık. Dayanıştık, büyük bir Yalova ailesine dönüştük ve en kısa sürede de Yalova’yı tekrar ayağa kaldırdık. Ama görüyorum ki, 9 yıldır Yalova kasabaya dönüşmüş. Bu gün il falan değil, Yalova… Adeta bir kasabaya dönüşmüş. İçine kapanmış. Şu an huzurlarınızda söylüyorum: beni milletvekili seçtiğiniz de 24 saat sizin hizmetiniz de geçmişte olduğum gibi olmazsam gelin yakama yapışın. Tam 24 saat…”
.