“Siyasette hedefi hizmet, sermayesi ilke ve nezaket olmayanlar; tahrik, karalama ve kıskanma ile ömrünü tüketirler. Bir gün gelir bu millet o siyasetçilerin üslubundan ve boş konuşmalarından bıkar, muhalefet görevine bile tahammül edemez ve kenara koyar.

12 Haziran 2011 seçimlerinden çıkalı daha 2 ay oldu. Ülkemizde demokratik bir seçim yaşadık. Aziz milletimiz kararını sandığa yansıttı ve benzeri az olan bir şeyi de beraberinde yapmış oldu: %50 oyla AK Partiyi üçüncü defa iktidara getirdi. Tabi bu sonuç bol keseden atıp, iktidar hayali kuranları şok etti. Her türlü vaatlerde bulunan, bazen söylediklerini unutan Cumhuriyet Halk Partisini ne vaatleri ne de yeni imajı kurtarabildi. Esasen muhalefet de demokrasinin olmazsa olmazı ve değerlendiren için iyi bir şans! Ama CHP gibi her şeye hayır diyen, yüce meclisin çıkartmış olduğu yasalara iptal ve itiraz başvurularından beri gelmeyen, milletten aldığı vekaletle meclise gelerek yemin etmeme yanlışlığını yapıp sonradan tepkileri görüp düzelten CHP’nin, muhalefeti değerlendirip, iktidar olması zor görünüyor. Bu millet her şeyi çok iyi görüyor. Milletimiz hizmetten yana, iktidardan yana, geleceğinden yana karar veriyor. İşte bundan dolayıdır ki, partimiz ülkemizin tüm bölgelerinde en yüksek oyu alarak milletimizin gönlünde yer alıyor.

Ama hala muhalefetin bunu görememesi, oturup düşünmesi acaba nerede yanlış yapıyoruz demesi gerekirken; gittikçe daha çok hırçınlaşıyor, agresifleşiyor. Bunun en açık örneği CHP milletvekili Muharrem İnce’dir. Seçim kampanyasında ben artık kavga yapmayacağım demişti. Ben de ne güzel artık, siyaseti öğrenmiş diye sevinmiştim. Üçüncü dönem milletvekili aynı zamanda grup başkanvekili arkadaşımızla Yalova için çalışırız demiştim. Ama heyhat nerde! Huylu huyundan vazgeçer mi? Yine bizim Muharrem İnce aldı sazı eline, veryansın gidiyor. Üslup yok, seviye yok, kalite yok, söylediklerinde doğruluk payı yok!

Ya arkadaş sen ve partin bu gibi mesnetsiz lafları çok söyledi. Özellikle Sayın Başbakanımıza hakaret içeren sözler artık sizin alışkanlığınız oldu. Ama 12 Haziranı görmediniz mi, bu millet size inanmıyor ve bu laflardan hoşlanmıyor. Genel Başkanları Recep derken, İnce’de Tayyip diyor ama Sayın Başbakanımız cevabını verince eziliyorlar, üzülüyorlar.

Muharrem İnce, Musolini ve Hitleri çok zikrediyor acaba kendinde mi böyle bir özlem var? Tekrar hatırlatmak isterim bu millet hür iradesini daha yeni sandığa yansıttı. Yeni nesil o saydığı isimleri hatırlamıyor ve tanımıyor. Ama Muharrem İnce sık sık bu isimleri zikrediyor! Bir maksadı ve niyeti mi var!

Sayın Başbakanımız aslan mı, kaplan mı bilmem ama Dünya Lideri olduğunu herkes biliyor. Muharrem İnce bunları yerinde görmek istersen Türkiye’den bir çık, Batı ülkelerini mi istersin, Balkanlarımı istersin, Ortadoğu’yu veya Türki Cumhuriyet’lerini mi istersin. Bir gez o zaman görürsün, anlarsın. Başbakanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan’la bu millet iç siyasette ve dış dünyada önemli itibar kazandı.

Demokrasi güçleniyor, vesayet rejiminin kalktığı, darbelerin konuşulmadığı korku toplumunun oluşmadığı, hak ve özgürlüklerin güçlendiği bir ülke, bu milletin en büyük arzusu ve beklentisiydi, adım adım gerçekleşiyor. Muharrem İnce’ye küçük resimlere değil, büyük işlere ve geleceğe bakmasını öneriyor, tavsiye ediyorum. Ergenekonla yatıp, ergenekonla kalkmaktan artık vazgeçmesini, yargının vereceği kararları bekleyip ve uymasını öneriyorum. Çünkü yargı hepimizin ve hepimize lazım. Deniz Fenerinden yargılananlarla mutlu olacaksım ve komplo teorileri üreteceksin, Balyozdan, Ergenekondan yargılananları salıvereceksin! Bunun neresi sosyal demokrat anlayışı ve demokrasi?  

Seçimlerde CHP olarak genel af isteyeceksin, yerel özerklik isteriz diyeceksin, bir gün sonra inkar edip farklı şeyler söyleyeceksin!  Şimdi de AK Parti bunlara af çıkaracak diyeceksin. Bu çifte standartlarınıza kimse inanmıyor. Sadece ekranlarda boy gösterip, endamınızı sergiliyorsunuz. Muharrem İnce üçüncü dönem milletvekilidir, muhalefet vekili de olsa şu güzel Yalova’ya ne yaptı? Bir çivi çaktı mı? Bıraksın boş konuşmayı ve şov yapmayı. Gelsin Yalova için, Yalova’mızın geleceği için bir şeyler yapalım. Herkesin tepkisini alan bir vekil yerine herkesin sevgisini alan bir vekil olmak daha önemli değil midir? Bundan, kendisi de Yalova da kazanır. Bu çıkışlarından ne partisi ne de Yalova kazanıyor!

AK Partinin 24. dönem milletvekili olarak özellikle belirtmek isterim ki, ülkemiz için Yalova’mız için ustalık dönemi başlamıştır, ‘hizmet ve proje dönemi’ olarak tarihe adı yazılacak bir dönem icra edilecektir.

Her söylenene cevap vermeyi ve boş laflar söylemeyi değil, yeri geldiği zaman koşmayı, edep-adap içinde konuşmayı, partimizin ilke ve prensipleri doğrultusunda kalmayı, halkımızın değerlerine saygı göstermeyi ihmal etmeden çalışmalarımız devam edecektir.”

.