Bu gün Türk Millet olarak şanlı tarihimizde çok önemli bir dönüm noktası olan Büyük Komutan Gazi Mustafa Kemal ATATÜRK’ün 19 Mayıs 1919’da başlattığı, Kurtuluş Savaşındaki zaferimizi taçlandıran ve “En büyük eserim” dediği Cumhuriyetimizin 98. sene-i devriyesini kutlamanın gururu ve coşkusunu hep birlikte yaşıyoruz.
Asırlardır hürriyetinden ve onurundan taviz vermektense ölmeyi tercih eden Türk Milleti, 29 Ekim 1923’te bir kez daha tüm dünyaya, bir milletin kendi kaderi üzerinde hiç kimsenin müdahil olamayacağını kanı ve canıyla ilan etmiştir.
Gazi Mustafa Kemal ATATÜRK’ün “’Türk milletinin tabiat ve adetlerine en uygun idare” olarak tanımladığı Cumhuriyet, milletin iradesini esas alan, milletin iradesini temsil eden, bir devletin temel taşlarının yerine konulduğu, getirdiği yenilikler ile bilime, akılcılığa, demokrasiye ve özgür düşünceye dayalı modern Türkiye’nin mayasını oluşturmuştur.
Tarihimizin en büyük çağdaşlaşma hamlesi olan Cumhuriyetin ilanı ile Türkiye Cumhuriyeti, ekonomisi, sağlık, eğitim, bilim, kültür alanındaki atılımları ve güçlü demokrasisiyle dünyanın yükselen güçlü ülkeleri arasındaki yerini almış, önemli mesafeler kat etmiştir.
Türkiye Cumhuriyeti, Gazi Mustafa Kemal ATATÜRK’ün hedef gösterdiği ‘muasır medeniyetler seviyesine ulaşma’ vizyonu ile Türk Milletine yeni ufuklar açmış, farklı dil, inanç ve kültürleri bir arada yaşatarak ekonomik, sosyal ve siyasal yaşantımıza bir dinamizm getirerek, evrensel ilkeleri muhafaza ederek aydınlık yarınlar inşa etmiştir.
Bu duygularla Cumhuriyetimizin kurucusu Gazi Mustafa Kemal Atatürk başta olmak üzere İstiklal Savaşı kahramanlarını ve aziz şehitlerimizi rahmet, kahraman gazilerimizi minnet ve şükranla anıyor; Büyük Türk Milletinin ve Yalovalı Hemşehrilerimin Cumhuriyet Bayramı’nı kutluyor; sevgi ve saygılarımı sunuyorum.