ŞİFALI ARMUTLU KAPLICALARI
Türkiye’nin en önemli şifalı kaplıca sularından biri de Tarihi Armutlu Kaplıcaları dır. Bursa-Gemlik ile Yalova-Çınarcık’ın sahil şeridi ortasında kalan Armutlu kaplıcaları yemyeşil bir alanda çam ormanları arasında kalıyor.
Armutlu Kaplıcalarında hizmeti veren Sağlık Bakanlığına bağlı Özel statülü Kaplıca Kür Oteli olan Erdilli Termal Otel Bu yıl kendini yeniliyerek Uluslararası düzeyde yerli ve yabancı Turistlere konaklama , Fizik tedavi, terapi ve genel olan dünyadaki bütün masajların vakum dahil uygulandığı bir ünitesi, çamur banyosu ünitesi,Türk hamamı masaj ve kese ünitesi, bay bayan kapalı termal yüzme havuzları, özel jakuzi aile ünitelerinde uzman personel bulundurmaktadır. Kaplıca kür oteli dışında çam ormanları arasında ahşap konak evleri hizmeti vermektedir.Ayrıca yapımı devam eden deniz ve orman manzaralı ahşap konak evlerini de özel plaj ve özel havuzlarla hizmetini sürdürecektir. Doyumsuz çam ormanları manzaralı , kuş cıvıltıları ve akarsu şırıltıları arasında şifa ve huzurlu bir dinlence yeri olan Otelin, Genel Müdürlüğüne Avusturya – Viyana’dan getirilen 30 yıllık turizm deneyimine sahip Cemal Akın yapmaktadır. Genel Müdür Cemal Akın’ın yaptığı açıklamada; Erdilli Termal otelinin tüm oda banyolarında, şifalı kaplıca suyu bulunmaktadır. 4’ü Suit 48 Adet family room (geniş aile odaları) toplam 101 oda ve 250 adet yatak kapasitesine sahip olup gürültüden ve stresten uzak, eşsiz ıhlamur,kekik ve çam kokuları arasında, stres ve şehir gürültüsü ortamından uzak, bol oksijenli havası , doğa ile baş başa, organik açık büfe yiyecekleri ile ,huzurlu bir tatil ortamı sunmaktadır.“Ayrıca Yaz peryodunda özel plaj ve havuzumuz herkese açık olacaktır. Misafirlerimiz şifalı kaplıca suyundan çıkıp denize girebilecekler. Verilen diğer hizmetler arasında Çocuk ve bayanlara ücretsiz at biniciliği, balayı paketlerine ücretsiz süt banyosu oldukça ilgi çekmektedir. Tesisin etrafındaki kaplıcalar mevkiinde piknik alanları, gezinti yolları, oyun mekânlarının bulunduğu tarihi ağaçların arasında gerdirilen hamak sefası dinlenme ve kitap okuma için doyumsuz bir doğa manzarasına sahip bir mekandır.
ARMUTLU KAPLICALARI
Yalova İl merkezine 55 km uzaklıkta, Armutlu İlçe Merkezi'nin 4 km. kuzeyinde bulunmaktadır. Türkiye'nin 1. derece önemli ve öncelikli kaplıcalarından olan Armutlu Kaplıcası, çevresi çok çeşitli zeytin,çam , nadide ağaçlar ve makilerle kaplı bir vadide, dere yatağı boyuna sıralanmış çok sayıda kaynaktan oluşmaktadır. Marmara bölgesindeki içerik bakımından en zengin sulardan biri olması ve ülkemizde bulunan kaplıcalar arasında radyoaktivitesi en yüksek sulara sahip olmasıdır. Armutlu’nun şifalı kaplıca suları hipertermal, hipotonik bir maden suyudur. Kimyasal sınıflandırma bakımından karbondioksitli, bikarbonatlı, klorlü, sülfatlı, kalsiyumlu ve sodyumlu bir bileşime sahiptir. 50 / 78 C derece arası sıcaklığındadır. Kaynaklarda mineral miktarı 2100–2421 mg. arasındadır
Ayrıca Armutlu Sahilleri Marmara Denizi'nin en temiz kıyılarını oluşturmaktadır. İstanbul –İzmir yolunun kısalması nedeniyle İstanbul-Armutlu arası 15-30 dakika arasında bir mesafeye düşeceğinden uluslar arası yatırımcıların ilgi odağı haline gelecektir.Şimdiden çok önemli kaplıca- deniz özellikli sağlık turizm projeleri uygulanmaya başlanmıştır. Keşfedilmeyi bekleyen nadide koylar, çam ormanları ve kaplıcalar diyarı Armutlu gelecekte, Yalova ile beraber Yaşam standartları açısından yaşanabilecek temiz havası ve bol oksijeni olan İstanbulun İncisi bir yer olacaktır. İlçe tertemiz denizi, çam ormanları ve termal kaplıcaları ile sağlık turizm için büyük bir potansiyele sahiptir. 5 bin civarındaki ilçe nufusu yazın 70-80 bine ulaşmaktadır. İlçenin İstanbul, Bursa ,Yalova ve İzmir gibi şehirlere yakın, olmasından dolayı büyük bir avantaja sahiptir. İlçemiz Kaymakamı Şevket Atlı ve Belediye Başkanı Mehmet Birkan’ın özverili çalışmaları ile turizme vermiş olduğu somut gayretler neticesinde yeni yatırımcılara cesaret ve büyük umutlar vermektedir.
Erdilli Şirketler Grubu adına uluslararsı turizm fuarlarında yaptığımız ve bundan sonra yapacağımız tanıtımların başında Armutlu ve Yalova gelmektedir.İlçemizin tanıtımını bir görev sayan Erdili Termal Otel Genel Müdürü Cemal Akın tanıtımlarımızın başında , Arap İşadamları ve turistleri olacaktır. Arap Ülkelerinin zenginlerinin sermaye ve yatırımlarını özellikle İstanbul ve İstanbula yakın illere kaydırmaları gündemdedir.
Bu yüzden Armutlu ilçemizin ve Yalova ilimizin bozulmamış natürel sahil, kaplıca ve tabiat güzellikleri Arap Vatandaşlarının sermayelerini ve yatırımcılarını çekmek için bulunmaz bir fırsat olacaktır.
Armutlu Kaplıca suları banyo kürü ile, içme yolu ile, çamur banyosu ile, kullanılabileceği gibi, sudan çıkan gazları solunum yoluyla da uygulanır.
YARARLI OLDUĞU HASTALIKLAR
· Boyun, Bel, Kalça ve Diz kireçlenmeleri
· Eklem Romatizması ( Kronik dönem dahil )
· Kas Romatizması (Fibromiyalji, Miyasofyaları Sendromu)
· Bel ve Boyun Fıtıkları
· Kronik Bel Ağrıları
· Bazı Sinir Keseleri
· Çeşitli Kas Ağrıları
· Gerilim Tipi Baş Ağrıları
· Bazı Nevralış Türleri
· Kaza ve Ortopedik Ameliyatlar Sonrası Eklem Kısıtlığı
· Diyabetik Dolaşım Bozuklukları
· Felç Rehabilitasyonu
· Kadın Hastalıkları
· Diabetik Nevraljiler, Şişmanlık
· Osteopraz
· Genel Yorgunluk
· Cilt Hastalıkları
Armutlu’yu çok beğenen Atatürk 1934 yılında Armutlu kaplıcalarını “gezilmeye müsait bir şekle sokulmasını emir buyurmuşlardır.” Ayrıca yazdığı bir belgeyi ekte bilgilerinize sunulmuştur .
Armutlu adının nereden geldiğine dair rivayet ise; Bizans Kralına kızı Armodies’ in vücudunun her yerinde yaralar çıktığı bildirilmiş, Kral kızının bu durumundan utandığı için askerleriyle birlikte kızını şimdiki kaplıcaların bulunduğu mevkide bırakmış, kız buradaki termal sularla her gün yıkanmış ve bütün yaraları iyileşmiş. Kral kızının iyileştiğini görünce onu tekrar yanına almış ve Armodies adı , “Armodo” sözcüklerinden , Armutlu olarak günümüze kadar gelmiştir. |
TÜRKİYE VE DÜNYADA KAPLICA”THERMAL” TURİZMİN ÖNEMİ
(Doğal Su ile gelen sağlık)
Thermal Turizmine dünya ülkelerinin ne kadar önem verdiğini, burada açık bir şekilde göreceğiz. Türkiye turizm sektöründe alternatif turizm de oldukça zengin bir ülke. Sektör olarak bu zenginliği ne yazık ki yeteri kadar değerlendirememekteyiz. Tartışılması gereken çok önemli ulusal bir konudur. Dünyanın birçok ülkesi kaplıca yatırımları için özel sektöre çok ciddi yatırım yaparak, sağlık turizmini inanılmaz boyutlara ve vazgeçilmez bir potansiyele taşımışlar. Ülkemiz henüz bu alanda ciddi yatırım ve teşvikleri yurtdışı ile kıyaslandığında yetersiz kalmaktadır,
Dünya'da çeşitli ülkeler ve Devletler termal “ Kaplıca” turizminin insan sağlığın da çok önemli bir yeri olduğunu bilmekte, tüm Ülkeler ve Devletler bu bilinçle hareket ederek termal turizm konusuna son derece önem vermektedir.
Alternatif sağlık turizminde en çok turist çeken ülkeler arasında, Almanya,Macaristan, Rusya,Fransa, İtalya , Çek cumhuriyeti , Slovakya,Japonya ve İsviçre kaplıca turizminde sağladıkları gelirin çeyreğini bile Ülkemiz alternatif sağlık turizminde sağlıyamamaktadır.
Sadece bir örnek verecek olursam;Almanya'da Termal turizmi önemli sektör haline gelmiştir. 263 adet resmi belgeli termal merkezi tesisten sadece birine (Stuttgart kentinde bulunan Das Leuze Kaplıca ve Rekreasyon Tesislerine) yaz aylarında günde 8000 turist ziyaret ediyor.
Bu ülkelerde Devlet bu merkezleri ciddi teşvikler ile desteklemektedir.
Ülkemiz Turizmin politikasında “termal “ alternatifleri iyi değerlendirilerek, on iki aya yayılması ve tanıtılması için çok önemli bir tanıtım programı hazırlaması gerekmektedir. Türkiye termal kaynaklar açısından Dünya ülkeleri arasında oldukça zengin bir durumda olmasına rağmen termal gelirlerinde en az istifade eden ülke durumundayız.
Tedavi hizmeti verilecek tesislerin, uzun süreli konaklamalar sağlayacağı varsayılarak. Sağlık ve termal turizmi için çok sayıda yabancı turistin Türkiye’ye geleceği ve para harcayacağı geleceğin en büyük sektörüdür. "Sağlık turizminde doğal avantajlarımızı ,İlçemizde bulunan kum, deniz, kaplıca suyu ve doyumsuz çam ormanlarının bulunduğu doğayı çok iyi değerlendirmeliyiz. Modern insan hem sağlığını koruyup geliştirmek için hem de doğal etkin tedavilere ulaşmak için sağlık hizmetlerine ulaşmak istiyor. Giderek "çok" yaşlanan bir dünya nüfusu sağlıklı bir ileri yaşlılık yaşamak istiyor, hatta yaşlanmamak istiyor. Sağlıklı olmak yalnızca fiziksel olarak değil aynı zamanda ruhsal olarak, "fit olmak" gerekiyor.
Günümüz yerli ve yabancı turisti tatil ile doğal sağlığı, bütünsel olarak benimsiyor. Günümüz insanı sadece sağlık ve tedavi amaçlı değil güzellik ve "yaşlanmamak" (anti-aging) için de araştırmalarını genişletiyor. Bu gelişmeler sağlık turizmi kavramını bizlere tanıtıyor. Sağlık turizmi dünyada ve ülkemizde hızla gündeme oturan bir "yeni" turistik eğilim olmakla kalmıyor, sağlık turizmi sektörü de hızla büyüyüp gelişiyor.
Sağlık turizminin akla ilk gelen unsuru olan termal/kaplıca turizmi halen önemini koruyor ve geleneksel ama vazgeçilmez bir öğe olarak ön plana çıkıyor. Aslında geçmişi turizmle her zaman bağlantılı olan termal tedaviler ve kaplıca ziyaretleri son yıllarda bir iç turizm olgusu olmaktan çok bir dış turizm olgusu olarak gündeme geliyor. Bu şekliyle de termal turizm sağlık turizminin yeni ve cazip bir seçeneğini oluşturuyor. Özellikle orta ve kuzey Avrupa ülkelerinde yaşayan potansiyel termal turizm "müşterileri" Türkiye termallerini tercih edebilirler.
Çünkü, Türkiye'nin yaygın bilinen klimatik ve ekonomik avantajları burada da devreye girebilir. Yeter ki, kaplıca tesislerimiz özgün Türk kaplıcası niteliğinden ödün vermeden Avrupa kalite standartlarını taşısın. Ayrıca, eğitimli deneyimli ve dil bilen personel istihdamı ile kaliteli ve etkin hizmet üretebilsinler. Evet, Türkiye toprakları termal ve mineral su kaynakları bakımından çok zengin, bu zenginlik yaşadığımız topraklarda 5 bin yıllık bir kaplıca geleneği de geliştirmiş durumda, ama bunları çağdaş tesislerde bilimsel temelde kullanabilme becerisinin de gösterilmesi gerekiyor. İşte o zaman Türkiye kaplıcaları sağlık turizminin lokomotifi işlevini görecek ve hak ettiği uluslararası saygınlığı kazanabilecektir.